Neredeyse Kaçıyordu...
“Kaçamak” hiç
hoşlanmadığım bir kelime. Hani diyordum ya moral bozukluklarında buzdolabı önü kampları yaşıyoruz diye. İşte bu gün öyle
bir gündü. Haftanın son günü her şey gayet iyi derken egosu yüksek olan bir
insanın tek bir cümlesi her şeyi altüst etti.
Kişilik olarak karşımdaki insana nasıl davranmam gerektiğini
bildiğimi düşünüyorum. Ukalalık yapmak gibi egolarım olmadı hiç. Ben böyle iken
bu şekilde bir davranış ile karşılaştığımda dünya neredeyse tersine dönüyor.
Sonuç olarak bir cümle yüzünden Cuma gecem kabusa döndü.
Duygusallığımın da bu durumu kaldırmam da bana pek yardımcı olduğu söylenemez .
Olayı yaşadığım andan itibaren herkese bu konuda destek
olmaya çalışan ben ne yaptı dersiniz? Kafamdan sürekli yasaklı olan
yiyeceklerden yemek geçiyor. “Ne olacak canım… zaten 50 kilo verdim…. Bir kere
yesem ne kadar çok etkilerki… gibi cümleler aklımda fink atıyor.
- Kızlara, Kadıköy’ e midye tava yemeye gidelim demeler,
- Cemil Usta’ya gidip o yiyemediğim ve bununla gurur duyduğum fındıklı baklava yemek istemeler…
- Manolya Pastanesi’ nden profiterol almalar…
- Konyalı’ ya gidip bamya çorbası ve etli ekmek yesem miler….
Evet tüm bunları ben düşündüm. Şaka gibi dimi? Bunca zaman
dayan. Sadece 2 kez kaçamak yap. Oda kendi keyfin için. Sonra uyduruktan bir
sebep yüzünden hiç değmeyecek bir insanı kafana tak, canın sıkılsın ve kaçamak
düşüncesi içine işlesin. Bu ne bana ne de sadık bir Dukan’ cı ya yakışacak bir
durum değil. Her zaman diyorum. Acaba dediğiniz her an, kaçamak riski artar
ve yapılır. Bugün anladım ki olayın hemen ardından yiyeceklerden uzak durmak
lazım. Saatler geçtikçe sakinledim. Değer mi dedim. Değer mi bunca emeğine. Böyle
değersiz bir şey yüzünden yiyeceğin şeyler seni vicdan azabına sürükleyecek. Sonra
eve geldim. Bugün tolere haklarımı tüketmiş olsam da yine tolere kullanarak
kendimi mutlu edecek bir sufle yaptım. Afiyetle yedim. Yüzde yüz kurala
uyamadım belki ama büyük bir yanlışa da düşmedim.
Bu günden kendim için çıkardığım ders;
- Her ne olursa olsun kendime saygı duymalıyım
- Can sıkıntıları ve moral bozuklukların da yiyeceklere saldırmadan önce kendime süre vermeliyim.
- Biraz sakinleşmeyi deneyip kendimi farklı şeylerle mutlu etmeye çalışmalıyım.
- En kötü ihtimalle tolere gıdalardan hırsımı almalıyım :)
Siz siz olun yenilmeyin.
Ben öyle yaptım.
Çok faydalı oldu bu tecrübe benim için...Teşekkürler, tebrikler...
YanıtlaSil